Şu kullanıcı olarak giriş yapıldı:
filler@godaddy.com
Şu kullanıcı olarak giriş yapıldı:
filler@godaddy.com
Safra kesesi karaciğer ile yapışık ve şekli armuda benzeyen bir organımızdır. Karaciğerin sağladığı
safrayı depolar ve yağların sindiriminden sorumludur. Biz aç olduğumuzda üretilen safra safra
kesesinde depolanır ve yağlı yemekler yediğimizde yağ emilimini sağlar. Safra kesesi içinde ve safra yolları içinde de görülebilen, safra kesesi işlev bozuklukları nedeniyle oluşan taşlar safra kesesi taşlarıdır. Safra kesesinin içinde bulunan ve hazmı kolaylaştıran kolesterol, safra tuzları ve lesitin gibi maddelerin bozulması durumunda (safra tuzlarının azalması veya kolesterol içeriğinin artması) safra kesesi içerisinde bir çökelti oluşur. Bu çökelti safra çamurunu meydana getirir. Eğer bu durum devam ederse safra çamuru da safra taşlarını oluşturur.
Yağlı besinlerin sindiriminde etkili olan safra kesesinde taş oluşumunun sebebi henüz ne olarak
bilinmemektedir. Fakat taş oluşumuna neden olabilecek bazı olası sebepler vardır.
1) Safranın çok fazla kolesterol içermesi:
Safra karaciğerin ürettiği kolesterolü eritebilecek maddeler içerir. Fakat karaciğer safranın
eritebileceğinden daha çok kolesterol üretiyorsa, fazla kolesterol taşa dönüşebilir.
2) Safra çok fazla bilirubin içerdiğinde:
Bazı durumlar karaciğerin çok fazla bilirubin üretmesine neden olur. (karaciğer sirozu, safra yolu
enfeksiyonları ve bazı kan hastalıkları). Üretilen bu fazla bilirubin safra taşı oluşumuna neden olur.
3) Safra kesesinin yeteri kadar boşalmaması:
Safra kesenizden tamamen boşalamayan safra yoğunlaşarak safra taşlarını oluşturabilir.
Safra kesesinde oluşabilecek safra taşı çeşitleri ;
Kolesterol safra taşları ; genellikle renklidir ve çözünmemiş kolesterolden oluşur.
Pigment safra taşları ; çok fazla bilirubin içeriğinden meydana gelir ve siyah, koyun kahve rengidir.
60 yaşına kadar her 5 kadından birinde, 60 yaşına kadar olan her 10 erkekten birinde görülür. Açık tenli sarışın kadınlarda, obezite ile ilgili sağlık problemi olan kişilerde, ailesinde safra taşı öyküsü olanlarda, gebelerde, kontrolsüz diyeti bağlı kilo kaybedenlerde safra taşı oluşumu görülür. Hamilelerde hormonal degişiklikler ile beraber bulantı kusma nedeniyle düzenli beslenememek safra taşı riskini arttırır. Ayrıca şeker hastalığı ve kalp damar hastalıkları da safra taşı oluşumunda risk faktörleri arasında.
Safra kesesi taşları çoğu zaman herhangi bir yakınma göstermez ve sessiz olarak seyreder. Bu taşlar genellikle bazı tetkikler ya da ameliyat sırasında tesadüfen fark edilir.
Tüketilen yağlı yemeklerden sonra hazımsızlık ve şişkinlik, karın sağ ve üst kısmında ağrı, bazen sırta vuran ağrılar, mide ağrısı, şiddetli ağrılara bulantı ve kusmada eşlik eder. bazen sırta ve kola vuran ağrı kalp krizi belirtileri ile karıştırılabilir.
Safra taşlarına tipik muayene bulguları, kan ve idrar tetkiklerinin yanında üst batın ultrasonografisi
yapılarak tanı konur. Komplikasyon gelişimi göstermeyen safra taşları kan tetkiklerinde anormallik
göstermeyebilir. Safra kesesi iltihabı, safra yolları iltihaplanması ve pankreatit teşhisinde kan tetkikleri tanıda yol göstericidir. Bazen batın tomografisi ve manyetik rezonans gibi görüntüleme yöntemlerine gerek duyulabilir. Ayrıca safra kanalına düşmüş taşlar için ERCP adı verilen endoskopik girişimlerden yararlanılabilir.
Safra kesesi taşları belirti göstermeyeceği gibi bazı istenmeyen olumsuz sonuçlara da neden olabilir. Safra taşları neden olduğu ağrı belirtilerinin yanı sıra bazı komplikasyonlara yol açabilir. . . . - Akut kolesistit: Uzun süren ağrı, bulantı kusma ve ateşle ilerleyen safra kesesi iltihabıdır. Acil ve
tehlikeli bir durumdur tedavisi cerrahidir.
- Safra kesesinin perforasyonu (patlaması): İltihaba bağlı olarak safra kesesinin delinmesi.
- Tıkanma sarılığı: Kanala düşen safra taşı tıkanmaya ve çok buyuk taşlar kalana dışarıdan bası
yapabilir. Ciltte ve gözlerde sararma, koyu renkli idrar görülür.
- Akut pankreatit: Pankreasın akut iltihabı. Safra kesesi taşlarının tehlikeli komplikasyonlarındandır.
- Safra kesesi kanseri : Safra kesesi duvarından beslenen kötü huylu tümörlerdir. Safra kesesi
taşları, polipleri, porselen kese, obezite safra kesesi kanserinin risk faktörlerindendir. Görülen en
sık belirtileri sarılık ve karın ağrısıdır. Tanı koymada bilgisayarlı tomografi, manyetik rezonans,
ultrasonografi gibi görüntüleme çeşitlerinden yararlanılır. Bazen tadavide ERCP ve
perkütan kolanjiyografiden yararlanılır. Kesin tedavisi cerrahidir. .Ameliyat edilemeyecek kadar
ileri evrelerde sarılık ve ağrıyı dindirecek bazı endoskopik işlemler, ağrı tedavisi, perkütan drenaj
yapılabilir. Safra taşı nedeniyle yapılan ameliyatlarda patolojik incelemede kanser çıkması
görülebilme olasılığı olan bir durumdur.
Safra Kesesi Ameliyatı Nasıl Yapılır?
Safra kesesi ameliyatı kapalı ve açık olmak üzere 2 yöntemle yapılır.
Açık ameliyatlar uzun yara iyileşme süreci ve yüksek yara komplikasyon ihtimali nedeniyle çok tercih edilmez. Laparoskopik safra kesesi ameliyatı laparoskopik ve izsiz olarak 2 yöntemle yapılır.
1) Laparoskopik (Kapalı) Safra Kesesi Ameliyatı: Göbek deliğinden 3 adet yaklaşık 1 cmlik kesi ile özel laparoskopik aletlerle yapılır. En sık uygulanan yöntemdir ve ameliyat ortalama 45 dakika sürer. Ameliyat sonrasında hasta 1 gece hastanede kalınır ve 3 gün sora işine geri dönebilir.
Açık ameliyata göre daha az yara nedeniyle hızlı ve ağrısız iyileşme sağlar. Ayrıca ameliyat sonrası yara yeri enfeksiyonu ve iyileşme problemi yaşanmaz.
2) İzsiz SILS (Tek Delikten Laparoskopik Cerrahi) Safra Kesesi Ameliyatı:
Göbek deliğinden yaklaşık 2 cm’lik tek bir kesi yapılarak özel aletler yardımıyla yapılır. Sadece göbek deliğinden tek kesi yapıldığı için yara iz kalmaz, ağrı ve yara yeri enfeksiyonu olma ihtimali
düşüktür. Hasta 1 gün hastanede yatar ve sonraki gün taburcu olur. 3 gün sonra işe dönebilir.
Laparoskopik ameliyatlara göre iz olmadığı için bu ameliyata izsiz ameliyat denir.
Telif Hakkı © www.drselimbirol.com - Tüm Hakları Saklıdır.
Bu web sitesinde çerez kullanılır. Bu siteyi kullanmaya devam ederek, çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.